13 Aralık 2018 Perşembe günü Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesindeki Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu’nun gündeminde Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü vardı.

Komisyon’da Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü yetkililerinin sunumlarının ardından Sayıştay raporlarının görüşmeleri yapıldı.

Komisyon’da sık sık söz alan İYİ Parti Samsun Milletvekili ve KİT Komisyonu Üyesi Bedri Yaşar’ın özellikle mevsimlik işçilerin sorunlarına yönelik açıklamaları dikkatlerden kaçmadı.

Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün, Rize bölgesinde çok önemli bir emtia, çok ciddi oranda istihdam sağlayan bir kurum olduğunu belirten Yaşar,  mevsimlik işçilerin sorunlarını; “Böyle altı ay çalışılıp altı ay ara verildiği zaman, o sektörde çalışan geçici mevsimlik işçiler herhâlde mezarda emekli olacak gibi bir sonuç çıkıyor.” sözleriyle ifade etti.

Çay Yasası’nı getirin destek verelim!

Komisyonda söz alan yetkililerin Çay Yasası’nın önemli olduğunu belirtmeleri üzerine bu yasayı üst komisyona taşımayı teklif eden Yaşar; “en azından onlara bir katkı sağlayalım. Çünkü bu Komisyonun görevi denetimin yanı sıra, kurum ve kuruluşların önünün açılmasına yönelik adımları da atmak, bizim de görevlerimiz arasında. Bu kadar çalışma yapmış ÇAYKUR, bölgeyle tartışmış, sivil toplum kuruluşlarıyla oturmuş, bunu müzakere etmiş,. Dolayısıyla ben üst komisyona taşınması konusunda fikirlerini soruyorum yani hâlâ bu Çay Yasası’na ihtiyacınız var mı, varsa o zaman, işaretlerinizden ben var olduğunu anlıyorum, biz şahsen Parlamentoda da bunu desteklemeye hazır olduğumuzu şimdiden ifade ediyorum çünkü bu toplumun, orada yaşayan, o bölgede yaşayan insanların önemli bir kısmını direkt yakından ilgilendiren bir hadise. Bunu üst komisyona çıkarıp takip edebilirsek edelim ama bunda bir sonuç alamadığımız takdirde ben şahsen Çay Yasası’yla ilgili bir teklif hazırlayacağımı da buradan ifade ediyorum. Hazır taslakları var, biz onu hemen Parlamentoya taşıyacağız, onu da söyleyeyim.” ifadeleriyle, parlamentoya taşınacak olan Çay Yasası’na destek vereceklerini belirtti.

Mevsimlik çay işçilerinin sorunlarına kadar birçok sorunu içinde barındırdığı ve bunlara çözüm sunulduğu ifade edilen Çay Yasası’na verilecek desteğin önemli olduğunu belirten İYİ Parti Samsun Milletvekili komisyonda yaptığı konuşmada yasa ile ilgili şunları söyledi; “on yıldır sürüncemede. Değerli arkadaşlar, burada önemli olan şu: Neticede, bu yasayı bu kurum bekliyor. Mevcut eski yasayla da bu işin götürülmesi mümkün görülmüyor. Şu veya bu şekilde Parlamentoda da gündeme gelmemiş ve on yıllık süre, yani yirmi dört saatin bile çok önemli olduğu bir zaman dilimini dikkate aldığınızda on yıl bir ömür demektir. Bu, nüfusun önemli bir kısmını etkiliyor, önemli bir nüfusa hitap ediyor. Bu yasanın bir an önce çıkmasından hiçbirimizin en ufak bir rahatsızlık duymaması lazım.

İçinizde bölgenin milletvekili var, biz bölge milletvekilleri olmasak bile biz hepimiz Parlamentoda Türkiye’nin milletvekiliyiz. Yani yönetim bu yasa bir an önce çıksın diye feryat ediyor. Biz de diyoruz ki bunu önerilerden çıkarıp yukarıda izleyelim. Ben buradan tekrar ifade ediyorum: Arzu eden arkadaşlar imzalayabilir. Yarından itibaren de bunun kanun teklifini tekrar Meclise getireceğiz, hatta bunun da öncelikli görüşülmesi için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Bu bir niyettir. Üst önerilere taşıdığımız zaman çok fazla bir şey değişmemiş olmakla beraber, netice itibarıyla oturalım, her zaman bu mağduriyetler var, bu mağduriyetlerin de önüne geçmiş oluruz, her zaman da gözümüzün önünde olur, takip etmiş oluruz.”

Çay fabrikaları özelleşecek mi?

Komisyonda, şeker fabrikalarının zarar ettiği gerekçesiyle özelleştirilmesini hatırlatarak konuşmasına devam eden Samsun Milletvekili Yaşar çay fabrikalarının özelleştirilip özelleştirilmeyeceğini sordu.

Çay üretimi yapan işletmelerin bizzat köylüye dokunan üretim sektörlerinin başında geldiğini belirten Bedri Yaşar konuyla ilgili şunları söyledi; “Biz bunu daha önce de pancar fabrikalarının özelleştirilmesinde de görmüştük. Yani bu fabrikalar zarar ediyorlar belli bir dönem, ondan sonra bunların hemen satışı gündeme geliyor. Bu çerçevede de şeker fabrikalarının satışlarını hep beraber izlemiştik.

Aynı çerçevede şu an diyorum ki ÇAYKUR’un da 45 tane fabrikası var. Her geçen yıl zarar ediyor. Pazarın da yüzde 42’sine sahip, yüzde 58’ini de özel sektör üretiyor. Yani bu gidişle biz çay fabrikalarını da özelleştirecek miyiz diye düşünüyorum. Hâlbuki bunlar üreticiye, köylüye, çiftçiye direkt dokunan müesseseler, işletmeler; aile bazında herkesi ilgilendiriyor. Diğer kurumların denetiminde de vurguladığımız gibi, bu sektör savunma sanayisi sektörü kadar önemlidir. Gıda sektörünün önemini tekrar tekrar hatırlatmaya gerek yok. Dolayısıyla, bunların kesinlikte devlet ve üretici kooperatifleri marifetiyle yapılması lazım, bu müesseselerin kesinlikle yaşaması lazım.”