MHP İl Başkanı tüzük değişikliği için mahkeme gittiklerini ve bunun sonrasında parti tabanının ikiye bölündüğünü söyledi. Başkan Süslü, bazı eleştirilerin kırıcı olduğunu ve kendini bilmez cahillerin açıklama yaptığını kaydetti.
MHP’de olağanüstü kongre çağrıları sonrasında tüzük değişikliği isteyen 547 delegeden 16 İl Başkanı Genel Merkezi dava etti. Samsun İl Başkanı Ömer Süslü’nün de aralarında bulunduğu 16 il başkanı Ankara Sulh Hukuk Mahkemesine verdiği dilekçede, “Büyük kongre delegelerine ait listenin seçim kuruluna teslimi ve kesinleşmesi sureti ile ilanı için Siyasi Partiler Kanunu’nca 15 günlük ilan süresi gerekmesine ve talepnamelerin karşı yana tesliminden itibaren 17 gün geçmiş olmasına rağmen hiçbir işlem yapılmaması sebebi ile 30 günlük yasal süre içinde kongrenin yapılamayacağı açıkça anlaşılmış ve bu sebeple mahkemenize müracaat ve 3 kişilik kongre çağrı heyetinin seçilerek görevlendirilmesini talep zarureti hasıl olmuştur” ifadeleri kullanıldı.
Tüzük değişikliği için toplanan 547 imzaya Genel Merkezin cevap vermediğini ve buna istinaden 16 İl Başkanının Cuma günü Ankara Sulh Hukuk Mahkemesine başvurduğunu kaydeden İl Başkanı Süslü, bu süreçten dolayı kendilerini suçlayanların olduğu gibi genel merkezi de suçlayanların olduğunu kaydetti. Konu ile ilgili açıklama yapan MHP İl Başkanı Ömer Süslü, “Tüzük değişikliği için imza veren 22 İl Başkanından 16’sı ortak karar ile mahkemeye başvurduk. Biz demokratik hakkımızı kullandık. Olağanüstü kongreyi toplayarak tüzük değişikliğine gidilmesini talep ettik. Fakat Genel Merkezimiz buna sıcak bakmadı. Bunun neticesinde de Ankara Sulh Hukuk mahkemesine dava açtık. Bu davanın neticesinde tüzük kurultayı ve olağan üstü genel kongremizi yaparak yeni genel başkanımızı belirleriz. Kim genel başkanımız olursa onunla beraber çalışmaya devam ederiz” dedi.
Mahkemenin 60 gün içerisinde karar verdiğini ve maksimum 90 gün içerisinde tüzük kurultayı için sürecin başlayacağını dile getiren Başkan Süslü, “Mahkeme 60 gün içerisinde vereceği karar ile yol hartamızı belirleyeceğiz. Mahkeme süreci tabanda tartışılıyor. Taban ikiye bölünmüş durumda. Bir taraf partiyi mahkemeye verdiğimiz için bizleri suçluyor. Bir gurupta genel merkezi suçlayarak mahkeme sürecine mecbur bıraktığını söylüyor. Buda ister istemez ikilik meydana getiriyor. Bunun olmasını bizde istemezdik. Her iki taraftan da eleştiriler bazen kırıcı boyutta da olabilir. Bazı kendini bilmez cahiller ne dediğini bilmez açıklamalar yapıyorlar. Bu camiamıza zarar veriyor. İstemediğimiz bir durum oluştu. Ama Genel Merkez bizi toplasaydı ve üst kurul delegelerinin kararı doğrultusunda tüzük değişikliği için kurultayı toplasaydı” diye belirtti.
Kaynak: Gazete Gerçek