Star gazetesi, milyonlarca vatandaşın bilgilerin internete sızdırılmasından sonra vatandaşları bekleyen tehlikeleri yazdı. Ancak hükümet, herhangi bir tedbire gerek olmadığını söylemişti.
Star gazetesi, milyonlarca vatandaşın bilgilerin internete sızdırılmasından sonra vatandaşları bekleyen tehlikeleri yazdı. Ancak hükümet, herhangi bir tedbire gerek olmadığını söylemişti.
50 milyon vatandaşın bilgilerinin internete düşmesinin ardından Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, ilk önce yaptığı açıklamada 50 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının kimlik bilgilerinin çalındığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Şu an ortaya çıkan haberlerin güncel bir değeri yok. Bu, bildiğimiz bir konudur, geçmişte yaşanmış bir hadisedir.” demişti.
Öte yandan Başbakan Ahmet Davutoğlu da kendi bilgilerinin de çalındığını söyleyip espri yapmış ve “Benim de evimin adresi beyan edilmiş, sormuş olsalardı söylerdim. Misafir olmak isteyen varsa buyursun gelsin” demişti.
Ancak hükümete yakın Star gazetesi, bilgilerin sızdırılması ile ilgili tehlikelere dikkat çekti.
ÇALININCA NE OLUR?
Star gazetesi, sızdırılan kimlik bilgileri ile ilgili tehlikeye dikkat çekerek “kredi ve kredi kartı alınabilir, sahte kimlik çıkarılabilir, e-devlet hesabı açarak kişi adına tüm işlemler yapılabilir” dedi.
Gazete şunları yazdı:
“İnternette sızdırılan veri tabanında; 2011 seçimi öncesinde seçmen sıfatı kazanmış 46 milyon 611 bin 709 vatandaşın TC kimlik numaraları, anne-baba isimleri, nüfusa kayıtlı oldukları yer, doğum tarihleri ve bugünkü MERNİS’e kayıtlı adresleri var. Bir kimlikte yer alan hemen hemen tüm bilgilere sahip olan veri tabanı ile bir kişi adına birçok işlem yapabilmek mümkün. Örneğin, kredi ve kredi kartı alınabilir, sahte kimlik çıkarılabilir, e-devlet hesabı açarak kişi adına tüm işlemler yapılabilir.”
ÖNCE: BİLGİLERİN ÇALINDIĞI YALAN, GÜNCEL DEĞERİ YOK
Binali Yıldırım, kimlik bilgilerinin sızmasından sonra yaptığı ilk açıklamada olayı yalanlayarak “Bu haber çok eski bir haber. 2010 yılında da böyle bir iddia ortaya atılmıştı. Şimdi bu, zaman zaman ısıtılıp ısıtılıp gündeme getiriliyor, yeni bir haber gibi servis yapılıyor. Şu an ortaya çıkan haberlerin güncel bir değeri yok. Bu, bildiğimiz bir konudur, geçmişte yaşanmış bir hadisedir.” demişti. Yine Sabah gazetesi de bilgilerin çalındığını yazan siteleri hedef almıştı.
SONRA: BU PARALEL YAPI’NIN ALGI OPERASYONUDUR
Daha sonra yaptığı açıklamada ise kimlik bilgilerinin siyasi partiler üzerinden sızdırıldığını ifade ederek şöyle konuştu: “Bu Paralel Yapı’nın algı operasyonudur. 2009 yılı ve daha sonraki seçimlerde, bütün seçimlerden önce, seçime girecek partilerinin tamamına, seçmenlerin adlarını, adreslerin, TC numaralarını yasa gereği vermek zorundasınız. Kimler paylaştı bilemiyoruz. Seçimler öncesi yasa gereği YSK’nın bütün partilere vermek zorunda olduğu seçmen bilgileri MERNİS sisteminden sızılarak elde edilmiş gibi servis yapılıyor. Bu bir problem. Kişisel verilerin korunmasına dair kanun çıkardık. Bu yola tevessül eden kötü niyetli kişilerin bunun kulaklarında yer etmesini özellikle istiyorum. Bunun hesabını verecekler. Demek ki Seçim Kanunu’nda da bir düzenleme yapmak gerekli. Seçim zamanı bu bilgiler belirli bir kısıtlamayla verilir. Onun dışında partilerle bu bilgiler paylaşılmaz.”
Odatv.com