Ülkemizdeki yaşlı nüfusunun 6,5 milyona yaklaşması dolayısıyla yaşlılar için daha fazla yatırım ve daha fazla harcama ve yaşam kalitelerinin yükseltilmesi için hem kamu hem de özel sektörün daha fazla çaba göstermesi gerekiyor.
Avrupa Birliği müksetebatına göre,yaşlıların artık huzurevlerinde bakılması ; onları toplumdan uzaklaştırdığı ve izole ettiği için pek olumlu karşılanmıyor, Yaşlıların toplum içinde ayakta durarak, kendi kendine bakımı tavsiye ediliyor.Böylece yaşlılar, toplum içinde insanlarla içiçe, kendi kendine başarabildiği kadar yaşayacak,yardım istediği kadar yardım alacak ve istediklerini ve hobi olarak tercih ettiklerini yaparak mesut ve mutlu bir yaşam sürdürmeleri hedeflenmektedir. Ancak ülkemizde yaşlıların % 85 kadarı ya kendi evinde ya da çocuk çoluğu ile birlikte yaşamaktadır. Sadece % 5 yaşlı huzurevlerinde barınmaktadır. Bu nüfusun % 7 sini aşan, yaşlı nüfus , için bu gün bile ihtiyacı karşılamaktan uzaktır. Hele hele gelecekte yaşlı nüfusun daha da artacağı hesabedilirse gelecekte de daha ciddi yatırımlara ihtiyaç olduğu ortaya çıkar. Bu bakımdan gerek kamunun gerekse özel sektörün,yaşlılar için şimdiden daha çok barınma,dinlenme ve rehabilitasyon üniteleri yapmalarına ihtiyaç vardır.
Yaşlı bakımı ekonomik olarak pahalı bir hizmettir.Bu bakımdan yaşlının, emekli maaşının bu hizmeti karşılaması da beklenmemelidir.Devletin bu konuda daha çok çaba göstermesi ve yaşlı bakım,barınma ve rehabilitasyon alanlarının çoğaltılması yaşlıların en büyük
beklentilerindendir.
Gerek tibbi hizmetlerin artması, gerekse ekonomik zenginlik,insan ömrünü dünyada ve ülkemizde artırmıştır.2030 yılında genç ve yaşlı nüfusun eşitleneceği hesabedilmektedir.
Eğitim ve kültürel düzeyi yüksek yaşlıların gelecekte daha iyi yaşam şartlarında yaşamak ve barınmak isteyeceği gerçeği de göz önüne alınırsa yaşlılara şimdiden daha fazla yatırım ve sağlık, sosyal harcamalar yapılmalıdır.Zira yaşlılar toplumun pozitif ayrımcılık yapması gereken dezavantajlı kesimidirler.Anayasamız bile; bu toplum kesimine devletin daha fazla destek olması gerekliliğini şart koşmuştur.
Dr.M.Emin Dinççağ
Halk Sağlığı Ve İç Hastalıkları Uzmanı